uzanmış yatıyorum, hareketsiz; tek gördüğüm şey bir boşluk; tek beslendiğim şey bir boşluk; içinde hareket ettiğim şey bir boşluk. acı bile çekmiyorum. (…) benim için acı eski canlandırıcılığını kaybetti. yeryüzünün tüm görkemini veya tüm elemlerini sunsalar, yerimden kıpırdamam, ne erişmek ne kaçmak için dönerim öbür yanıma. ben ölümü tadarken, ne oyalayabilecek ki artık beni? evet, her sınamayı aşmış bir sadakat görseydim; eğer her şeye tahammül eden bir şevk; dağları hareket ettiren bir inanç; sonsuzu sonluya bağlayan bir düşünce sezseydim eğer, o zaman belki. lakin ruhumdaki o zehirli şüphe her şeyi yalayıp yutuyor. ruhum ölü bir deniz gibi, üzerinden hiçbir kuş uçamıyor; yarı yola gelince, baygın halde aşağı düşüyor, ölümün ve yok oluşun içine. #kierkegaard
savaşlar, ölümler, tepkiler, sessizleşenler, boykot edenler, sessizleşenler, öfkelenenler, tekrar edenler, anlam arayanlar, ses bekleyenler, boşluk hissedenler...
evet boşluk.
bazen varolan kocaman bir boşluk. sorgulayıcı, afallatıcı bir boşluk; anlam arayışı, kocaman bir neden sorusu: peşinden gelen bir sürü biyolojik, sosyolojik, psikolojik açıklama.
ama nihayetinde bir boşluk ve anlamlandırma gayesi...
lacan boşluk tanımını şöyle yapıyor; ölümün kendini hissettirdiği yerde açılan şey… insanın doğayla ilişkisindeki köklü kopuşun nedeni…
tekrar
bir şeyin tekrarı ama neyin?
içe bakmayı, acı çektiğini görmeyi engelleyen bir şey.
kapalı, duvarları olan, histen, elemden azade (!)
dehşet karşısında alınan tavır. zira ölen en fazla bir kere ölebilir (!)
ölümün olduğu yerde bazen de böyle tepki veriliyor;
boşluk.
zorluyor; acı çekmeyi arzulatıyor, tepki vermeyi, gülmeyi, ağlamayı…
insan acıyı arzular mı? yaşamı hissetmek, doğayla tekrar bir olmak için ister…
yaşamı hissetmemek mümkün mü? doğayla ilişkide bir ölüyü oynandığında evet.
peki boşluğa sıkışmak neyin tekrarı? travmatik sessizlik neyin tekrarı? hangi dehşetin savunması? ne oluyor boşluklarımızda… neyi bağırıyor bu susmalar… neyin tekrarı bu tepki/tepkisizlik?
keşke herkes kendi boşluğunun içine bir bakabilse, kendi tekrarına, dehşetine...
o zaman doğa ile tekrar bir olabilecek, ruhumuzun üzerinden kuşların uçmasına izin verebileceğiz.