Varolmak Cesareti

Empatinin mümkünsüzlüğü

Written by Setenay İzci | 17 Ağustos 2025

empati mümkün müdür?
biri diğerinin yerine kendini koyabilir mi sahiden?
‘’yaşadığını anlıyorum, çok zor olmalı?’’ yı duymak işe yarar mı? bu ‘’sihirli’’ cümleler yaşanılan duyguyu hafifletir mi gerçekten?


duygular evrenseldir ve belli bir tanımları vardır. öfke, sevinç, hüzün denildiğinde zihnimizde, kalbimizde, bir yerlerde bir şeyler belirir, canlanır…
ama empati sanıldığı gibi mümkün değildir, birinin yerine kendimizi koyamayız çünkü kimsenin yaşadığı deneyimi, ona verdiği tepkiyi, onda ne yarattığını bilemeyiz, onda neye çarpıyor, nereye götürüyor, bunu nasıl deneyimliyor bilemeyiz. sadece sorar ve anlamaya çalışırız, sorduklarımızın sonucunda hissettiğimiz ve bizde beliren duygular ve düşünceler de haliyle bize dairdir. artık bu bizim gerçekliğimiz olur…

bu yüzden de yalnızız. her deneyimde, her duyguda yalnızız. kimse bizim yerimize doğamaz, kimse bizim yerimize ölemez, kimse yaşadığımız herhangi duyguyu bizim yerimize ve bizim gibi yaşayamaz. her an yalnızlık bununla ilintili…
biz sadece o kişinin neyi, nasıl hissettiğini, neye tekabül ettiğini sorarak öğrenebiliriz. onların duygusunu yüreğimizde hissedemeyiz, acısını elinden alamayız, sadece bizim yaşadıklarımız bizi o duygular çerçevesinde bir şeye götürür ve kendi gerçekliğimize üzülür, seviniriz…

evet, yalnızız. empati yapamayız ama bir yandan da her şeye duygularla bağlıyız. diğerine ihtiyacımız var; yalnızlığımızın alınması için değil, kendi duygularımızın ifadesi için. terapi odası bunun için var; empati yapmak için değil, sorularla ve yorumlarla karşı tarafın kendini keşfetmesi için… iyileştiren de budur, yaşadığın şey zor olmalı’yı duymak değil. zor olduğunu zaten hepimiz biliyoruz ama zorluk nedir, bu zorlukla ne yapıyoruz, bunu zorlaştıran nedir, nereye götürür, nereden öğrenildi, nasıl bugüne gelindi ve bu zorluk nasıl yaşandı, hangi duyguları barındırdı bunu anlayabilmek iyileştirir. bu da empati ile değil, sorularla ve gerekli olan yerde yorumlarla olur. empati yapmaya çalışmak kendi duygularımızı seans odasına taşımaktır, kendi gerçekliğimizi keşfetmek, ona üzülmektir. biz bunu özellikle paranteze almayı öğreniriz. öğreniriz ki alan sadece analizanın olsun, terapistin değil.